Şok Tedavisi

Şok Tedavisi (EKT)

Şok tedavisi, halk arasında “elektroşok tedavisi” veya “elektrik şoku” olarak da bilinen, psikiyatride kullanılan bir tedavi yöntemidir. Beyne kısa süreli ve düşük doz elektrik akımı verilerek uygulanır. Bu sayede, beyinde nöronların elektriksel aktivitesi artar ve bu da depresyon, bipolar bozukluk, şizofreni gibi bazı psikiyatrik hastalıkların tedavisinde etkili olabilir.

EKT’nin Tarihçesi

Şok tedavisi, ilk olarak 1930’lu yıllarda İtalyan psikiyatrist Ugo Cerletti tarafından geliştirilmiştir. Cerletti, hayvanlar üzerinde yaptığı deneylerde, beyne elektrik akımı verilmesinin nöbetlere neden olduğunu gözlemlemiştir. Bu gözlemler sonucunda, Cerletti, depresyonlu hastalarda şok tedavisinin etkili olabileceğini öne sürmüştür.

Cerletti’nin teorisi, 1940’lı yıllarda Amerikalı psikiyatrist Lothar Kalinowsky tarafından da desteklenmiştir. Kalinowsky, depresyonlu hastalarda şok tedavisinin önemli bir iyileşme sağladığını gözlemlemiştir.

EKT, 1950’li yıllardan itibaren psikiyatride yaygın olarak kullanılmaya başlanmıştır. Ancak, 1970’li yıllardan itibaren, antidepresan ilaçların geliştirilmesiyle birlikte, EKT’nin kullanımı azalmaya başlamıştır.

Son yıllarda, EKT’nin etkililiğini gösteren yeni araştırmalar yayınlanmıştır. Bu araştırmalar sonucunda, EKT’nin özellikle şiddetli depresyon ve bipolar bozukluk gibi hastalıklarda etkili olduğu gösterilmiştir.

EKT’nin Etki Mekanizması

EKT’nin etki mekanizması tam olarak anlaşılamamıştır. Ancak, yapılan araştırmalar, EKT’nin beyinde aşağıdaki değişikliklere neden olduğunu göstermektedir:

  • Nöronların elektriksel aktivitesinin artması
  • Beynin bazı kimyasal maddelerinin düzeyinde değişiklikler olması
  • Beynin bazı yapılarında değişiklikler olması

Bu değişikliklerin, depresyon, bipolar bozukluk ve şizofreni gibi hastalıkların tedavisinde etkili olduğu düşünülmektedir.

EKT’nin Kullanıldığı Durumlar

EKT, aşağıdaki durumlarda etkili bir tedavi yöntemi olabilir:

  • Şiddetli depresyon
  • Bipolar bozukluk
  • Şizofreni
  • Obsesif kompulsif bozukluk
  • Tourette sendromu
  • Psikotik demans
  • Bazı ağrı sendromları

EKT’nin Yan Etkileri

EKT’nin bazı yan etkileri olabilir. Bu yan etkiler genellikle hafiftir ve geçicidir. EKT’nin en yaygın yan etkileri şunlardır:

  • Baş ağrısı
  • Kas ağrısı
  • Bulantı
  • Kusma
  • Kısa süreli hafıza kaybı

EKT’nin daha ciddi yan etkileri ise şunlardır:

  • Kalp krizi
  • İnme
  • Kronik hafıza kaybı

EKT’nin Riskleri

EKT, genel olarak güvenli bir tedavi yöntemidir. Ancak, bazı durumlarda EKT’nin riskleri olabilir. EKT’nin riskleri aşağıdaki faktörlere bağlı olarak değişebilir:

  • Hastanın genel sağlık durumu
  • Hastanın kullandığı ilaçlar
  • EKT’nin uygulanma şekli

EKT’nin riskleri hakkında, tedaviyi uygulayacak psikiyatristle ayrıntılı olarak konuşmak önemlidir.

EKT’nin Uygulanması

EKT, genellikle genel anestezi altında uygulanır. Bu sayede, hasta işlem sırasında ağrı ve rahatsızlık hissetmez. EKT uygulaması, aşağıdaki aşamalardan oluşur:

  1. Hastanın kafasına, beynin ön kısmına elektrot yerleştirilir.
  2. Hastaya genel anestezi verilir.
  3. Elektrotlardan beyne elektrik akımı verilir.
  4. Elektrik akımının verilmesiyle birlikte, hastada nöbet oluşur.
  5. Nöbetin süresi ortalama 30 saniyedir.
  6. İşlemden sonra, hasta uyandırılır.

EKT tedavisi, genellikle haftada 2-3 kez olmak üzere, toplam 6-12 seans olarak uygulanır.

EKT’nin Etkinliği

EKT, depresyon, bipolar bozukluk ve şizofreni gibi hastalıklarda etkili bir tedavi yöntemidir. EKT’nin etkinliğini gösteren birçok araştırma yayınlanmıştır. Bu araştırmalar, EKT’nin özellikle şiddetli depresyon ve bipolar bozuklukta etkili olduğunu göstermektedir.

Bir araştırmada, şiddetli depresyonlu hastaların %80’inde EKT tedavisinin etkin olduğu gösterilmiştir. Bu araştırmada, EKT tedavisi alan hastaların %60’ında depresyon belirtileri tamamen


Yayımlandı

kategorisi