Damlaya Damlaya Göl Olur Atasözünün Öyküsü
“Damlaya damlaya göl olur” atasözü, küçük ve önemsiz görünen eylemlerin zamanla büyük sonuçlar doğurabileceğini ifade eder. Bu atasözünün kökeni, yüzyıllar öncesine uzanan bir öyküye dayanmaktadır.
Öykü
Bir zamanlar, kurak bir bölgede yaşayan fakir bir çiftçi varmış. Çiftçi, geçimini sağlamak için küçük bir tarlasında sebze yetiştiriyormuş. Ancak bölgedeki kuraklık nedeniyle tarlası kurumuş ve mahsulleri solmaya başlamış.
Çiftçi, tarlasını sulamak için bir kaynak aramış. Yakınlarda bir dere olduğunu duymuş ve oraya gitmiş. Ancak dere de kuraklıktan etkilenmiş ve neredeyse kurumuştu. Çiftçi, umutsuzluğa kapılmıştı.
Tam o sırada, derenin kenarında küçük bir su birikintisi görmüş. Su birikintisi, bir kayanın üzerindeki küçük bir delikten damlayan sudan oluşuyordu. Çiftçi, bu damlaların tarlasını sulamaya yetmeyeceğini düşünmüş. Ancak yine de, su birikintisinin yanına oturmuş ve damlaların kayadan düşmesini izlemeye başlamış.
Saatlerce damlaları izleyen çiftçi, birden bir şey fark etmiş. Damlalar, zamanla su birikintisini doldurmuştu. Çiftçi, bu küçük damlaların bile zamanla büyük bir su birikintisi oluşturabileceğini anlamış.
Hemen tarlasına dönmüş ve küçük bir kanal kazmış. Kanalı, derenin kenarındaki su birikintisine bağlamış. Damlalar, kanaldan akarak tarlayı sulamaya başlamış. Zamanla, tarla yeşermiş ve çiftçi mahsulünü kurtarmış.
Atasözünün Anlamı
“Damlaya damlaya göl olur” atasözü, bu öyküden doğmuştur. Atasözü, küçük ve önemsiz görünen eylemlerin bile zamanla büyük sonuçlar doğurabileceğini öğretir. Bu eylemler, sabır, azim ve süreklilik gerektirir.
Faydalı Siteler ve Dosyalar